Biz insanoğlu doğamız gereği insanlarla iç içeyiz. Kendimizi dış dünyaya kapatmak istesek de bu biraz imkansızdır. Dışarıyla bağlantı kuran insan bir gün içinde sayısız insanla karşılaşır, yüzlerce davranış görür, farklı olaylarla karşılaşır. Bunlara ister istemez tanık olur ve bunun sonucunda da bilinçli ya da bilinçsiz olmak üzere bir fikre sahip olur. Çoğu zaman bunu habersizce ve otomatik olarak yapar. Mesela otobüste yaşlı birine yer vermeyen genci yerici bir bakış ile izleyebilir ve bundan habersiz olabilirsiniz, olaylar bir anda adeta refleksif olarak gelişmiştir, yani "eleştiri yapma üzerine düşünme" fırsatı dahi bulmamışsınızdır.
Oysa ki gözlemin hayatta büyük bir yeri vardır, insan gözlem yaptıkça kendinin ve etrafının farkına varır. Önceki deneyimlerle yenileri karşılaştırarak yeni şemalar oluşturur. Gözlem ve üzerine düşünme fırsatı buldukça bazı şeylerin nedenlerini ve sonuçlarını görebilme fırsatını yakalar. Keşfettiği yeni şeyler onu daha iyi yönlendirmeye başlar, zihni açılır ve adeta berraklaşır. Her şeyi daha iyi anlamlandırır, kendini daha iyi tanır, insanlarla olan ilişkisinin kalitesi artar. O yüzden bundan sonra kendinizi tanıma amaçlı gözlem yapın. Ben bu davranışı neden gerçekleştirdim? Neden böyle düşündüm? Beni buna iten neden ne? İnsanlar beni nasıl algılıyor? Kendinize bu tarz sorular sorun ve sormaktan asla vazgeçmeyin. Kendinizi tanıdıkça yaşamınız değişecek. Bazı şeyler hakkında daha tecrübe etmeden bir yargıya varacaksınız ve büyük ihtimalle bu yargınız sizin kendi davranışızla tutarlı olacak. Adımlarınız daha emin olacak, kendinizi daha iyi ve mutlu hissedeceksiniz. Bu değişimi fark edeceksiniz. Hadi bu yazıdan sonra başlayın! :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
EĞER TESADÜFEN YA DA HERHANGİ BİR ŞEKİLDE BU YAZIYA ULAŞTIYSANIZ VE OKUDUYSANIZ, LÜTFEN YORUM YAPIN! :)
Yorumlarınızı bekliyorum...
---
Waiting for your comments...