9 Mart 2016 Çarşamba

Çocuklara Güven Aşılamak



Her zaman gözlem yapmayı seven biri olduğumdan, çevremde gördüğüm farklılıkları ince eler, sık dokurum. Farklılıkların farkına varmak isterim. Yine böyle zamanların birinde, çocukları olan bir aile dikkatimi çekti. Turistler belli, çocuk farklı bir ülkede yani dilini bilmediği bir ülkede ama kendisini anne-babasına bağımlı hissetmiyor. Çocuk (muhtemelen 8-9 yaşlarında) tek başına gitti, hamburgerini aldı, kasada ödemesini yaptı, yiyeceğini aldı ve yemeye başladı. Ee bunda ne tuhaflık var diyebilirsiniz, bence de yok, normal olan bu, fakat bir düşünün bakalım bizim çocuklardan kaç tanesini annesi babası olmadan alışverişini yapar? Mutlaka sizi çekiştire çekiştire kasaya götürürdü. Hatta biri ona soru sorduğunda ceketinizin arkasına saklanıp utanırdı. Bizimkiler kendini rahatça ifade edemiyor, ya da en azından ben bu sayının oldukça az olduğunu düşünüyorum. Bizim çocuklar biraz utangaç, biraz ürkek yetişiyor. Bu konuda tabii ki bizim "katkımız" da büyük. Nasıl mı?

Otobüste giderken çocuğunuz sıkıldığı için çığlık atarak ağlamaya başlasa ne yaparsınız? Çocuğunuzu susturmaya çalışırsınız, baktınız olmadı işe yaramıyor "Bak şoför amca kızıyor, bak teyze cıs yapar" dersiniz, ya da bir çoğumuz bunu deme kapasitesine sahip diyelim. Peki bu ne kadar doğru? Daha küçük yaşlarda ona çevreden korkmayı aşılıyoruz ister istemez, bunu şekillenmeye hazır olan taze psikolojilerine ilmek ilmek işliyoruz. Erasmus boyunca bulunduğum Budapeşte'de yoğun geçen bir günün ardından eve gitmek için otobüsteyiz, yol biraz uzun ve yer yok, ayakta duruyoruz. Yanı başında ayakta beklediğim kişilerin ikisi arkadaşlar, kadınlar kucaklarında çocukları konuşuyor, aradan biraz zaman geçiyor ve çocuklardan biri ağlamaya başlıyor. Çocuk kendini annesinin kucağından yere atıyor, ayaklarını yere vuruyor, kafasını şiddetlice sallıyor, kadın kendini zor koruyor. Otobüstekiler bir anda ne oluyor diye bizim olduğumuz yöne bakıyor. Kadın bir kaç kere gayet sakin bir şekilde çocuğu uyarıp kucaklıyor, çocuk tekrar aynısını yapıyor feryat figan, kadın çocuğu kucaklayıp yerden kaldırmaya devam ediyor. Sanırım bu olay en az 10 dakika boyunca aynı şekilde sürdü. Kadın sabrını korudu ve hiç bir şekilde çocuğu korkutup susturmaya çalışmadı. Biz olsak bu kadar sabreder miydik? Muhtemelen önde ya da arkada oturan bir amca "Sus/Ağlama bak yoksa kızarım" diyerek susturmayı denerdi. Otobüsleri severim, çünkü çok farklı insanlar var ve size bolca gözlem yapabilme şansını sunuyor. Yine böyle günlerden biriydi. Her zamanki gibi ayaktayız bu sefer orta kapıya yakın bir yerde, bir sonraki durakta inmek için oturdukları yerden bir anne ve çocuk kalktı, yanımıza geldi, bekliyorlar. Çocuk sanıyorum 6-7 yaşlarında, elinde kocaman bir ayısı var, sıkı sıkı tutuyor, bir yandan da direğe sarılmış. Annesinin elinde inanın hiç bir şey yok. Görüntü biraz tuhafıma gitti, biz olsak oyuncağı çocuktan alır, elini de sıkıca tutardık, yani ben olsam öyle yapardım herhalde. Kadının hareketlerini inceledim, çocuğu düşmesin diye her an tetikte, ama çocuğa kendi başına bir şeyleri başarması için de şans vermeyi ihmal etmiyor. Küçük gibi görünse de bence bu olay çocuğun bize bağımlılığını ve kendine olan inancını şekillendirebilecek bir olaydı. Dikkatimi çeken diğer olaylardan biri de, ki bu olaya bir çok kez şahit oldum, çocuğun özgürlüklerini gereksiz yere kısıtlamamaları. Bu da ne demek diyebilirsiniz, anlatayım hemen. Almanya'dayken teyzemlerle parkta dolaştığımız bir anda, uzakta 2-3 yaşlarında bir kız çocuğu, koca bir çamur göletinin ortasında ayaklarını yere vurarak koşuyor. Çamurun hemen dış kısmında da annesi, gülerek onu alkışlıyor, kız annesinden böyle bir tepki alınca haliyle aynı hareketi bir kaç kez daha tekrarlıyor. Kızın botları çamura bulanmış bir durumda, üstü başı battı, en sonunda çamurun içinden çıkıp annesine doğru koştu, annesi elinden tutup yürümeye devam etti hiç bir şey olmamış gibi. Biz nasıl tepki verirdik yazmama gerek yok sanırım. Demem o ki, çocuklara zararı dokunmayacak konularda daha az kısıtlayıcı olmaya özen gösterelim, yapmasını istediğimiz şeyleri zorla çocuğa dayatmayalım ve çocuğu dış faktörlerden korkutarak istediğimizi yaptırmaya çalışmayalım, lütfen! :) 


Daha mutlu, daha güçlü ve öz güvenli yarınlara, inşallah!



2 yorum:

  1. Ne kadar doğru tespitler bunlar.. Çocuklara yaşının gerektirdiği kadar güven aşılayalım ki kendi ayakları üzerinde durabilsinler..
    Ama kendini yere atan çocuk örneğinde ben ne kadar dayanabilirdim bilmiyorum. Biraz zor bir durum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle haklısınız, gerçekten zor ve fazla sabır gerektiriyor. Güzel yorumunuz için teşekkür ederim :)

      Sil

EĞER TESADÜFEN YA DA HERHANGİ BİR ŞEKİLDE BU YAZIYA ULAŞTIYSANIZ VE OKUDUYSANIZ, LÜTFEN YORUM YAPIN! :)

Yorumlarınızı bekliyorum...
---
Waiting for your comments...